Hayatımızın günlük akışı içinde çoğu zaman iki seçenek arasında kalıyoruz. Birincisi neden daha iyi durumda olmadığımızı sorgulayıp, kendimizi başkasıyla kıyaslamak ve doğal olarak MUTSUZ olmak, ikincisi ise elimizdekilerin ve ne kadar şanslı olduğumuzun farkına varıp, onların varlığı için şükretmek ve en azından mutsuz OLMAMAK 🙂
Sanırım şükretmenin en büyük iç huzurunu sağladığı zamanlardan geçiyoruz. Ben bu dönemde en çok, karantinada sığınacak bir evimiz olduğu için, bu dönemi evde geçirebilecek imkanlara sahip olduğumuz için, sağlıklı olduğumuz için, ailelerimiz ve sevdiklerimiz de sağlıklı olduğu için şükrettim. Bir de gerçekten çoluğum çocuğum (kendim haricinde bir sorumluluğum ya da sorumluluğunu almam gereken herhangi bir kişi) olmadığı için çok şükrettim. Ben kendime zor tahammül ediyorum, başkasına tahammül etmem fikri teklif dahi edilemez! 😀
Genel olarak düşünürsem eğer;
ilk olarak sağlıklı olduğum için şükürler olsun derdim. En en en önemli şey, sağlık bu hayatta bence.
Daha sonra bir önceki işimi bıraktığım için şükürler olsun derdim. Dünyanın en doğru kararı, hala o işte çalışıyor olma ihtimalimi düşünmek bile istemiyorum!
Son ilişkim yürümediği için şükürler olsun derdim. O zaman çok üzülmüştüm ama, üzerinden zaman geçince anladım ki, hayat benim için çok iyi bir karar vermiş, o ilişki ve o ilişkinin devam etmesi benim sonum olurmuş.
İtalya’ya gidebilme şansı yakaladığım için şükürler olsun derdim. Öyle güzel bir zamanda, öyle güzel denk gelmişti ki.. Gidebildiğim, görebildiğim, gezebildiğim için binlerce kez şükürler olsun gerçekten.
Kolay adapte olabildiğim ve esnek davranabildiğim için şükürler olsun derdim son olarak da. Bu o kadar önemli ki! Günümüzün günümüze uymadığı dünya düzeninde, her an her şey olabilecekken bir şeylere aşırı tutunmadan, yokluğunda da devam edebilmeyi öğrenmek çok kıymetli benim için.
fundaninharikalardiyari.com – © 2021 – Tüm Hakları Saklıdır.